29 Mart 2012 Perşembe

İnfografiklerin Yaygınlaşmasının 3 Çarpıcı Sebebi

Info ve graphic sözcüklerinin birleşmesiyle meydana gelen ‘’infografik’’ kavramı özellikle son 2 senede çok ciddi sektörler yarattı.( Infografik nedir? Bir olayın veya bilginin görsellerle desteklenerek anlatılmasıdır.)

İnternette araştırma yaptığınızda yalnızca infografik tasarlayarak yaşamlarına devam eden birçok şirket olduğunu görebilirsiniz. Aynı şekilde serbest çalışan birçok grafiker de kendini yalnızca infografik üretmeye adamış durumda.

İnfografikler neden giderek önemli hale geliyor?

1- ’Veri’’ giderek önemli hale geldi: Müşteriyi elde tutmanın maliyeti giderek artıyor, sektörlerde rekabet yüksek. Özellikle dışa açılan ekonomilerde yerli şirketlerin, yabancı rakipleri piyasaya müthiş bir rekabet gücüyle geliyor, dolayısıyla yerli piyasada lider konumunda olan firmanın ayakta kalabilmesi için müşteriyi bağlaması gerek. Müşteriyi bağlaması içinse müşterinin neden hoşlandığını, neyi niye tercih ettiğini bilmesi gerek. Bunu yapmak için müşteri verilerine ihtiyaç var. Müşteri verileri geleneksel yöntemler olan anketleme modeliyle her ne kadar yürüse de tüketici davranışlarını anlamaya yönelik online araçlar artık daha önemli. Çünkü müşteriler daha çok online.

Kabulümüz müşteri verilerinin elde edilmesiyse, bu amaç doğrultusunda araçlarımız da online pazarlama araştırmasına yönelik analitik araçlar ve başta sosyal medya analitik servisleri olmak üzere internetin bize sunduğu birçok servis.

Veri önemli ise bilgi önemli, bilgi önemli ise pazarı gösteren istatistiki bilgi önemli. Kısaca, bilgi hak ettiği yerde ve para ediyor.

Fakat bilgi nasıl ifade edilecek?

‘’A picture is worth a thousand words’’(Bir resim bin kelimeye bedeldir) sözünü hatırlayın. Grafikler ve resimler bilgiyi sunmak için en etkili yöntem.

2- Marka Bilinirliğini Arttırıyor: İnfografikler viral etkiye sahip, insanlar infografikleri paylaşmayı seviyor. Bu yüzden marka bilinirliğini arttırmak için şirketler infografikleri araç olarak kullanıyor, ellerindeki datalarla ürettikleri (ürettirdikleri) infografikleri piyasaya sunuyorlar. Özellikle pazar araştırması yapan, dijital pazarlama ve sosyal medya alanında faaliyet gösteren kurumlar bu konuda başı çekiyor. Bu kadar çok paylaşılan bir öge, marka bilinirliğini arttırmak ve insanlar infografiğiniz üzerinde güzel zaman geçirirken logonuzu gösterip imajınızı tazelemek için önemli bir araç haline geliyor.

3- Link Bait İle Doğal Backlink Kazanmak: Evet, infografikler müthiş bir backlink kaynağı. Bildiğiniz gibi sitenizin başka bir site tarafından referans gösterilmesine (ki bu linkininizin herhangi başka bir sitenin içinde geçmesiyle olur) backlink denir. Google bir siteyi üst sıraya çıkarmak ve ilk sayfalarda görüntülemek için kaliteli backlinkleri olan siteyi ödüllendirir. Neden? Çünkü Google sitenin kim olduğunu bilmek,siteyi tanımak için referanslara ihtiyacı vardır.

Kaliteli sitelerden backlink almak,iş mülakatlarına sağlam bir referans ile gitmeye benzer. Google kaliteli backlinkleri olan siteye bakar ve şöyle der: Seni baya itibarlı kişiler(siteler) tavsiye etmiş, sende iş var. Ben seni millete daha çok göstereyim. İşte bu noktada bir kavram daha ortaya çıkıyor. Link Bait…

Link Bait Nedir? :Link Bait, ekstra bir çaba sarfetmeden yalnızca kaliteli içeriğinizden ötürü karşı tarafın size backlink vermesi anlamına geliyor. Dolayısıyla infografik üretmeniz içeriğinizin kaliteli olduğunu gösteriyor ve bu sitenize link verilmesi için yeterli bir sebep olabilir.

SosyalMedyacci’nin Notu: Sitenizde kaliteli infografiklere yer vermeniz ve infograph’te yer alan verileri açıklamanız bir yandan sitenizde geçirilecek süreyi arttırırken,diğer yandan insanların sitenize olan ilgisini arttırır. Birçok sosyal medya bloğunun infografiklere ağırlık vermeye başladığını gözlemliyorsunuzdur. Size bir öneri:

Piyasada gördüğümüz çoğu infografik hala ingilizce içeriğe sahip. İnfografiklerde Türkçe sıkıntısı var. Kendi infografiklerinizi yaratarak içeriğinizi pazarlamaya başlayabilirsiniz. Önümüzdeki yazıda infografik hazırlamak için gerekli olan kaynakları paylaşacağım. Bu araçlar sayesinde infografiklerinizi kolayca hazırlayabileceksiniz.

28 Mart 2012 Çarşamba

#JayZSyncShow Twitter'da Neden Fark Yarattı?

Mart ayının başında pahalı kredi kartlarıyla ünlü American Express, Twitter’da bir kampanya düzenledi, hem de dünyaca ünlü bir rap yıldızını işin içine karıştırarak.  Adı #JayZSyncShow olan hashtagli kampanyanın kahramanı birçok Grammy’e adını yazdırmış Shawn Corey Carter. Bilinen adıyla Jayz…

Kampanya kısaca şu şekildeydi:

American Express kartını twitter hesabını bağla ya da iphone-android diliyle senkronize et diyelim, #JayzSyncShow’ini hashtagini ve istersen yanında #favorijayzşarkısı hashtagini kullan, jayz’nin konserine ücretsiz katılacak 25 bin kişiden biri ol, ayrıca #favorijayzşarkısı sayesinde twitter’dan en çok talep edilen jayz şarkısını konserde canlı dinleme fırsatı yakala.

Bu kampanya ile American Express’in amacı kart sadakat programına resmi bir start vermekti.

6-11 Mart tarihleri arasında düzenlenen twitter kampanyası öncelikle ‘’mention’’(bahsedilme) anlamında büyük başarıya ulaştı.


 Google’da #JayzSyncShow araması yaptığınızda 65.000’in üzerinde kayıtla karşılaşıyorsunuz. 

Twitter’da yarattığı etkiyi aşağıdaki grafikten inceleyelim….#JayzSyncShow, 12 Mart'ta 22919 mention twitter zirvesini yaşamış.



Şunu belirtmek gerekir ki aşağıdaki grafik yalnızca içinde link bulunan ya da retweet edilen tweetlerin sayısını gösteriyor. Çünkü sosyal medya analiz hizmeti veren topsy, kendi sitesindeki açıklamasında göre; yalnızca paylaşılan ve link barındıran twitleri önemli (significant) gördüğünü belirtmekte. Yani, aslında çok daha fazla tweet söz konusu.

Kampanyayı farklı kılan neydi? #JayzSyncShow neden fark yarattı?

1- Jayz faktörü: Jayz, kampanya için doğru kişi mi? Jayz, eski Destiny’s Child kızı Beyonce ile evli ve kendi ismi dışında Beyonce sayesinde de kazandığı ekstra bir ünü var. Birçok starın prodüktörlüğünü yapıyor ve bugüne kadar tam 14 grammy ödülü kazanmış.(Referans: Wikipedia/En)

Aynı şekilde şu sıralar hamile olan eşi Beyonce da siyahi müziğin dünyaya armağan ettiği gelmiş geçmiş en iyi birkaç temsilciden biri. İkisi de başarılı ve sembolize ettiği temalar kalite, güven ve başarı.

Diğer taraftan American Express’in kredi kartları, yıllık aldığı aidat ücretleri ve çoğu kartında sunmuş olduğu sınırsız harcama izninden ötürü ‘’zenginlerin kartı’’ diye anılıyor.

Bir tarafta zenginlerin şirketi American Express, diğer tarafta yeraltı müziği olan rapin temsilcisi Jay-z.

Biraz tezatlık yok mu? Evet, var. American Express muhtemelen bunu bilinçli olarak yaptı. Jay-Z ile halka ulaşacağı konserde vermek istediği mesaj ‘’biz artık zenginlerin şirketi’’ değiliz olabilir. Jay-Z de Amerika’da rap-hiphop müziğinin efsanelerinden biri. Hem de aldığı grammy ödülleri, yaşadığı ilişkisi ve ürettiği müziklerin kalitesi bakımından az riskli bir imaja sahip.

2- Yenilikçi bir kampanya: Hashtag kampanyasında bir ünlü kullanılıyor, dolayısıyla kampanyaya ünlünün twitter hesabı da dahil ediliyor. Jayz, 700 bin fanatik takipçisiyle American Express’in takipçi sayısını geçiyor. Kısaca, American Express, başka bir marka olan Jayz ile işbirliğine gidiyor. Kredi kartlarının havayolları ile anlaşmaya gidip uçuş milleri dağıtmasına alışığız, fakat bu sefer farklı bir şey oluyor. Harcadıkça farklı hediyeler, indirimler de kazanabiliyorsunuz.

3- Kullanıcı için maliyetsiz: Atılan twitlerin kullanıcılar için neredeyse hiçbir maliyeti yok. Televizyonda tanıtılan promosyonlu ürünleri düşünün. Ürünleri satın almanız için telefonu elinize almanız ve numarayı çevirmeniz, hatta biraz beklemeniz sonra da derdinizi anlatmanız gerek. Fakat twitter’da böyle bir şeye ihtiyacınız yok, ihtiyacanız olan tek şey birkaç harf yazmak ve oturup beklemek, hepsi bu… Kullanıcının ürüne ulaşması için önünde bir engel yok.

4- Akılda kalıcılık: Konserler, tüketiciyle duygusal bağ kurmak için önemli. Konser, yemek yemek gibi her gün yapılan bir şey değil, hele bu kadar Grammy’i cebine koymuş bir rapstar’ın konseri.

Katılımcılar, evlerine unutamayacakları bir anı ile dönecekler ve yıllar sonra hala konuşacaklar. Anımsarsanız Pringles, ‘’Dream party’’ ile aynı şeyi yapmış, facebook kampanyasını offline event ile sonlandırmıştı. Müzik insanları kaynaştırmak ve onları viral elçi yapmak için iyi bir araç.

5- Çeşitli platformlarda canlı yayın: Youtube, XBox Live, Vevo mobile( vevo nedir? Universal music ile youtube’un işbirliğinde piyasaya sunulan, youtube’a göre daha yüksek çözünürlükte yayın veren online müzik kanalı) ve çeşitli tablet platformlarında konser canlı olarak yayınlandı, böylece çok daha fazla kişiye ulaşıldı.

SosyalMedyacci’nin Notu: Austin’deki konserle son bulan kampanya, diğer birçok markaya da ilham verecektir. Geçmişte yalnızca maddi kaygılarla yola çıkılıp krizle noktalanan sosyal medya kampanya örnekleri düşünüldüğünde, #JayZSyncShow bize çok şey anlatıyor:

‘’Sosyal Medya, iletişimde sıcaklığı arttırmak ve müşteriye yakınlaşmak amacıyla kullanıldığında gücünü arttırıyor.’’

25 Mart 2012 Pazar

E-Kitap: Sosyal Medya İş Planı

Merhaba...


Bugün ilk e-kitabımı sizlerle tanıştırmanın mutluluğunu yaşıyorum. Hepimizin bildiği gibi Türkiye'de içerik sıkıntısı var. Bu sosyal medya kitabı umarım herşey için bir başlangıç olur ve yenilerini teşvik eder.


''Sosyal Medya İş Planı'' isimli bu kısa kitap, sosyal medyayı şirketlerine adapte etmek isteyen şirketler için bir başlangıç rehberi olması için hazırlanmıştır.


Bu kitap sosyalmedyacci'da geçmiş zamanda paylaşılan makalelerin derlenmesi ve yeni bazı bilgilerin eklenmesiyle ortaya çıkmıştır.


Önümüzdeki dönemde birçok e-kitap sosyalmedyacci üzerinden sizlerle paylaşılacaktır. Sevgiyle kalın...



24 Mart 2012 Cumartesi

Sosyal Medyada Başarılı Olmak İçin 101 İpucu

1- Sosyal Medyanın Ne Olduğunu İyi Kavrayın.

2- Hedeflerinizi Belirleyin.

3- Hedeflerinize Nasıl Ulaşabileceğinize Dair Bir Liste Oluşturun.

4- Bu Listede Önem Sıralaması Yapın,Sizin İçin Daha Az Önemli Olan Maliyetli Yöntemleri Listeden Çıkartın.

5- Bütçe Planlaması Yapın.

6- Sosyal Medya Stratejisi Oluşturun.

7- Çalışacağınız Ajansların Referanslarını İyi Araştırın.

8- Twitter Hesabınızı Optimize Edin, #hashtag kampanyaları düzenleyin.

9- Facebook’ta aktif olun, sorulan tüm sorulara cevap verin.

10- Google Plus şirket profili oluşturun, giderek yaygınlaşıyor.

11- Pinterest profili oluşturun, dikkat çekici resimleri iyi kalitede ekleyin.

12- Sosyal Medya Krizleri hakkında bilgi sahibi olun, olası bir kriz için kriz politikası oluşturun.

13- Hubspot’un sunduğu ücretsiz analitik araçlardan faydalanın, sitesine üye olun ve e-booklarını okuyun, kendinizi yenileyin.

14- İyi bir şirket blogu oluşturun.

15- Arama Motoru Optimizasyonu hakkında bilgilenin.

16- Backlink stratejisi oluşturun, link bait kavramını bu stratejinin başına oturtun.

17- Hangi hizmeti satarsanız satın, sitenizde bedava faydalı bilgilere yer verin, ücretsiz e-kitaplar oluşturun ve Linkedin gruplarını kullanarak tanıtımını yapın.

18- Youtube profili oluşturup youtube’a hizmetiniz hakkında bilgilendirici, eğitici videolar ekleyin.

19- Youtube optimizasyonu hakkında bilgi edinin ve videolarınızı optimize edin.

20- Vimeo, UzmanTV gibi alanlara bu videoları upload edin.

21- Dergi, billboard,televizyon, radyo, kısaca geleneksel medyadaki tüm reklamlarınızda twitter ve facebook hesaplarınızın hatırlatmasını yapın.

22- Başarılı Twitter ve Facebook kampanyalarını inceleyin, neden başarılı olduklarını açığa kavuşturun.

23- ‘’How To’’ makaleleri yazın.

24- İçerik pazarlaması hakkında kendinizi donatın.

25- Delicious,Digg gibi sosyal İmleme sitelerine içeriklerinizi ekleyin.


26- Şirketinize ait alt bloglar oluşturun ve bu bloglarda anahtar kelimeler üzerinden asıl blogunuza backlink verin.

27- Sektörünüzle ilgili Türkçe Infographicler oluşturun ve blogunuzda infograph sekmesi açarak bunları yayınlayın.

28- QR kod kampanyası hazırlayın.

29- Çalışanlarınızın ya da sizin kartvizitinizin arkasına kişisel web sitenizin ya da şirket web sitesinin QR kodunu ekleyin.

30- Ücretlilerin yanında ücretsiz Twitter Analitik Servislerini kullanın.

31- Youtube başarınızı ölçmek için Youtube Insight’ı kullanın.

32- Trendy şirket olmak için Foursquare check-in kampanyaları düzenleyin.

33- Sosyal Medyadaki durumunuzu objektif biçimde değerlendirebilmek için sektördeki rakiplerinizin sosyal medya başarılarını kendi başarınızla düzenli olarak kıyaslayın.

34- Linkedin grubunuzu oluşturun ve sektörünüzle ilgili kişileri grubun içine çekmek için davetiye gönderin.

35- Markanızı birçok farklı aracı kullanarak sosyal medyada takip edin.

36- Sosyal Medya başarınızı düzenli olarak ölçümleyin.

37- Sosyal Medya Optimizasyonunu öğrenin.

38- Kampanyalarınızda müşteri memnuniyeti ve sadakatini arttıracak faaliyetlere önem verin.

39- Başarılı sosyal medya kampanyalarınızı offline organizasyonlar ile noktalandırın(parti gibi)

40- Sosyal Medya Analitiği ve Web analitiğini koordine şekilde kullanın.

41- Doğru zamanda twit atmak için timely gibi araçları kullanın.

42- Faydalı içerik üretin, bilgilendirin, okuyucuya ya da müşteriye katma değer sunun.

43- Sosyal Medyayı pazarlamadan çok müşteriyle iletişim aracı olarak kullanın.

44- Engagement’ı arttıracak sosyal medya kampanyaları yapın.

45- Sosyal Medyadaki yeniliklere kendinizi adapte edin( Şirket sayfanızı facebook timeline servisine geçirmek gibi)

46- Addthis ve sharethis gibi sosyal paylaşım butonlarınızı her içeriğinizin sonuna yerleştirin(e-ticaret siteniz varsa ürünlerin yanına yerleştirin).

47- Sosyal Medya yoluyla sosyal sorumluluk projelerini destekleyin.

48- SWOT analizi yapın, güçlü yanlarınızı, zayıf yanlarınızı, pazardaki tehditleri ve fırsatları belirleyin.

49- Şirketinize kalifiye personel bulmak için Linkedin’i kullanın.

50- Geleneksel medya araçları ve sosyal medya araçları arasında başarılı bir harmoni yakalayın.


51- Like sayısı ve twit sayısını birincil hedef haline getirip konsantrasyonunuzu dağıtmayın.

52- Müşterilerinizi katılımcı yapın, üretmeye teşvik edin.

53- Kampanyalarınızda başarılı olanlara ürünlerinizi ücretsiz verin.

54- Sizi takip eden herkesi takip etmeyin, alanınızla ilgili kişileri takip edin.

55- Sosyal ağlarda bulunan profil kısımlarınıza özen gösterin, markanız hakkında aydınlatıcı ve yalın bilgiler bulundurun.

56- Flickr’ı sosyal medya pazarlama faaliyetlerinizin içine dahil edin.

57- Nichenizle ilgili kişileri twitter’ın search kısmından bulun ve takip edin.

58- Twitter’da paylaştığınız linklerin url’lerini kısaltın.

59- Twitter arkaplananızı ve facebook şablonunuzu kurumsal kimliğinizi yansıtacak şekilde özelleştirin.

60- Attığınız twitlerde takipçilerinize değerli, şaşırtıcı ve istatistiki bilgiler sunun.

61- Blogunuza abone olan kişileri, yeniliklerinizden herkesten önce haber edin.

62- Hashtag kampanyalarınızda ünlülerle çalışın. Ünlülerin isimlerinin bulunduğu fakat sizin ürününüzün tanıtıldığı twitter kampanyası düzenleyin.

63- Resimler paylaşın.

64- Facebook hesabınızda engagement’ı arttırmak için kazanana hizmetinizle ilgili indirim hakkı vereceğiniz quizler ve mini yarışmalar düzenleyin.

65- Sosyal medya butonlarının analitik servisleri yoluyla hangi içeriklerinizin daha çok paylaşıldığını kontrol edin ve nedenlerini bulun.

66- Sosyal Medyada hakkınızda söylenenlerle ilgilenin, söylenen her olumsuz sözün kendinizi geliştirmeniz için bir fırsat olduğunu unutmayın.

67- Twitter hesabınızın isminde marka adınızı net bir şekilde bulundurun.

68- Ülkenizde daha önce hiç denenmemiş çılgın kampanyalar düzenleyin,risk alın,ilk olun.

69- Facebook hesabınızdaki takipçilerinize sorular sorun. İnsanlar sorulara cevap vermeye meyillidir.

70- Sosyal Medyada takipçilerinizi asla küçümsemeyin. Yanlış, hata, faydasız gibi negatif çağırışımlı kelimeleri kullanmayın. Tamamen haklı olsanız bile çoğu zaman karşı tarafa da hak verin.

71- Uzmanlık alanınızla ilgili ücretsiz webinarlar düzenleyin.

72- Sıkı takipçilerinizi ve engagement’ı yüksek olanları şirketinize çay içmeye davet edin, onların düşüncelerine değer verin ve mini toplantılar düzenleyin.

73- Yalnızca kaliteli groupon sitelerine katılın ve groupon kampanyasında verdiğiniz sözleri tutun.

74- Android ve IOS için uygulama geliştirin ve web sitenizde paylaşın.

75- Retwitlenmek için markanız dışında başka şeylerden de bahsedin, sosyal medyada markanıza kişilik kazandırın.

76- Onlara sizi takip etmeleri ya da like etmeleri için nedenler verin.

77- Takip edildiğiniz kişi sayısından daha az kişiyi takip edin.

78- Linkedin gibi sosyal ağlardan faydalanın ve hizmet verebileceğiniz şirketler veya kişilerle bağlantı kurun.

79- Sosyal Medyadaki takipçilerinizi segmente edin, basic profillerine göre ayrıştırın.

80- Uzmanlık alanınıza dair anahtar kelimenizin geçtiği twitler atın (#hashtag ile).

81- Sentiment analizi için birkaç farklı program kullanın.

82- Google Trends’i kullanarak konunuzla ilgili yükselen trendler hakkında bilgi sahibi olun, yükselen trendlerin geçtiği domainler satın alın.

83- Marka takibi için Yahoo ve Google alerts sistemlerini mutlaka kullanın.

84- Geliştirdiğiniz mobil uygulamaları androidmarket’e ve applestore’a koyun.

85- Web sitenizde ya da blogunuzda uzmanlık alanınızla ilgili ücretsiz araçlar verin. Programcılara küçük yazılımlar yazdırın ( doğal backlink kazandırır)

86- Kişisel sosyal medya pazarlama stratejinizi oluşturun ve kendiniz için, kişisel, basit tasarımlı fakat estetik bir web sitesi oluşturun. Unutmayın ki kişisel pazarlama geleceğin pazarlama yöntemi.

87- Facebook kampanyalarınızı Twitter’da, Twitter kampanyalarınızı Facebook’ta duyurun ve çapraz trafik yaratın.

88- Facebook hesabınız için dikkat çekici bir oyun geliştirin ve oyundaki başarıya göre kullanıcıları ödüllendirin.

89- Pinterest kampanyası hazırlayın ve fark yaratın( Kotex’in hazırlamış olduğu kampanya fikir verebilir).

90- Sosyal medya pazarlama ve e-mail pazarlama çalışmalarınızı entegre edin.

91- Sosyal Medyada ROI hesaplamasını ölçülebilenler ve ölçülemeyenler diye ikiye ayırın ve buna yönelik hedef belirleyin.

92- Takipçilerinize samimi olun, yanlış ya da aldatıcı reklam yapmayın.

93- İşe başlamadan sosyal medya stratejisti, sosyal medya uzmanı, sosyal medya yöneticisi gibi kavramların arasındaki farkı belirleyin.

94- Engagament oranı en yüksek takipçilerinizi gizli müşteri yapın ve onları onurlandırarak hizmetinizi denetlemelerini rica edin.

95- Sosyal Medya faaliyetlerinizde ‘’quantity’’(miktar) odaklı değil, ‘’quality’’(kalite) odaklı olun.

96- Sosyal Medyada sosyalliğin, medyadan büyük olduğunu unutmayın, tüm stratejinizi ve kampanyalarınızı etkileşim ve paylaşım üzerine kurun, viral videolar hazırlayın ve onları paylaşmaya teşvik edecek formüller yaratın.

97- İçeriklerini paylaştığınız kişilere ve kurumlara saygı gösterin ve referans olarak mutlaka belirtin.

98- Esnek olun. Öğrenmenin sonu yok, hatalarınızı kabul edin, ders çıkartın ve geliştirin.

99- Sabırlı olun. Tüm çabalarınız bir günde ödüllendirilmez, sosyal medyada uzun süreli ilişkiler kurun. Pazarlamayı kimi zaman bırakın, iletişin,dinleyin,öğrenin.

100- Google’ın değişen algoritmaları hakkında bilgi edinin ve tekrardan kaçının,online mecralarda spame kaçmayın.


101- TABİİ Kİ KENDİNİZ OLUN…

SosyalMedyacci'nin Notu: Yukarıdaki maddeleri uyguladığınızda sosyal medya kavramıyla ilgili birçok şeyi halledebilirsiniz, eğer zamanınız ve yeterli motivasyonunuz, biraz da bütçeniz olursa...

22 Mart 2012 Perşembe

Öne Çıkan 6 Ücretsiz Twitter Analitik Servisi

Twitter'da karakter sınırlaması olması, çalışmalarınızın ölçülemeyeceği anlamına gelmiyor. Ücretsiz twitter analitik servisi sunan birçok uygulama var. Bu uygulamalar ile twit performansınızı, kaç kere retweet edildiğinizi, kaç kişiye ulaştığınızı, hatta hangi saatler arasında daha çok twitlendiğinizi görebilirsiniz. 

Şimdi koltuğunuza sımsıkı yaslanın ve aşağıdaki araçlara göz atın. Bu araçları kombine ettiğinizde twitter pazarlama çabalarınıza ilişkin faydalı geribildirimlere maliyetsiz şekilde ulaşabilirsiniz.

1- The Archivist

Archivist, Microsoft Mix’in online takımı tarafından hazırlanan bir twitter analitik servisi. Aracı, ilk sıraya koymamın sebebi, programı hazırlayan ekibin kalitesi ve kullanıcı dostu arayüzü. Programın sundukları da küçümsenecek cinsten değil. Adından da anlaşılacağı üzere, twit analizlerinizle ilgili arşiv oluşturabiliyor ve bunları sosyal arkadaşlarınızla paylaşabiliyorsunuz. Archivist, tüm twitlerinizin hesaba katıldığıyla ilgili garanti vermese de, yanılma payının çok düşük olduğunu da belirtmiş. 

Archivist’ten edinebileceğiniz bilgiler;
  • Belli bir zaman aralığındaki twit sıklığının değişiklik grafiği
  • Markanızla ilgili twitter’da en aktif kullanıcılar
  • Tweetlerinizin Retweetlerinize oranı(faydalı bir bilgi)
  • Twitlerde en çok kullanılan kelime, verilen URL’ler ve kaynaklar

2- Topsy

Topsy’i yalnızca ücretsiz twitter analitik servisi olarak yorumlamak adaletsiz olacaktır. Topsy’i hazırlayan kadronun arkasında-sitelerindeki bilgiye göre- veri analistleri, istatistikçiler ve mühendisler var. Nitekim yurtdışında yayın yapan bazı sosyal medya programlarında, iş analitik kısma geldi mi sık sık topsy’e başvurulduğunu görüyoruz. Bu gerçek zamanlı arama motoru, twitter analitik servisinin yanında markanın adının geçtiği resimleri, videoları, linkleri, kısacası marka hakkında sosyal medyada yankılanan herşeyi gösteriyor. Detaylı bir analitik servisi… Ücretli olsa dahi adını ilk 5’e yazdırırdı.

3- Twitter Counter

Twitter counter’ın en sevdiğim tarafı, detaylı bilgi vermesinin dışında, önünüzdeki süreçte kaç tane takipçiye kavuşacağınızı tahmin etmesi. 

Muhtemelen bu tahmini, twitter hesabınızı açtığınızdan beri sahip olduğunuz performansa göre yapıyor.  

Sitesindeki bilgiye göre; Twitter counter ayda 550 binin üzerinde ziyaret alıyor. Bu servis ile neler yapabilirsiniz?

  • Birden fazla markanın  takipçi ve twit sayısını belirli zaman dilimi için,#hashtag ya da @kullanıcıadı belirterek kıyaslayabilirsiniz. Yani, twitter rekabet analizine olanak tanıyor.
  • Saatlik, haftalık, aylık ve 3 aylık dönemler için takip edilen, takipçi ve twit sayılarını grafik şeklinde görüntüleyebilirsiniz.
  • İstatistiki bilgilerinizi widgetlar aracılığıyla bloğunuzda ya da web sitenizde gösterebilirsiniz(alexanın widgetları gibi)
Küçük bir bilgi: Twitter analizi yapabilmeniz için Twitter counter, hesabınıza giriş izni istiyor, bedava olan hizmeti pro’ya yükselterek daha detaylı bilgilere de kavuşabilirsiniz.

4- Tweepsmap

Tweepsmap size grafik sunmak yerine Google maps gibi bir arayüzü sosyal medya analitiğiyle birleştiriyor ve takipçilerinizin hangi ülkeden olduklarını size harita aracılığıyla bildiriyor. Binlerce takipçisi olan birisi için hangi ülkede daha çok ün yaptığını bilmek eğlenceli bir şey olsa gerek. Markalar da hangi ülkelerde kaç takipçiye ulaştıklarını görerek, hedef belirleyebilirler.







5- Tweetstats

Tweetstats tasarımsal açıdan sınıfta kalsa da verdiği bilgilere bakınca birçok ücretli servisle rekabet edebilecek düzeyde. Günlük ve aylık twit ortalamanız, seneler öncesini görebildiğiniz twitter performansınız, twitlerinizin cevaplanma oranı, sizi en çok retwit eden kullanıcılar, daha çok hangi saatler arasında twit atıldığı gibi derin analitik bilgilere kolayca ulaşabiliyorsunuz. Ekstra olarak twit bulutu şeklinde bir uygulama gözünüze çarpıyor. Bu bulut örneğin pepsico ile ilgili twit atılırken twit içinde en çok kullanılan kelimeleri gösteriyor.

6- Tweetreach

''Twitter’da bir şey paylaşıyorsunuz. İnsanlar paylaşımı yayıyor. Tweetreach kimin bu konu hakkında konuştuğunu, kaç kişinin bunu gördüğünü ve bu kişilerin kim olduğunu siz söylüyor.Tweetreach, gerçek sonuçları görmeniz için twitter kampanyalarınızı ölçmenizi kolaylaştırıyor.’’

Tweetreach 2009’da iki Teksaslı tarafından hayata geçirilmiş bir proje. Ücretli servisi, hootsuite ile birlikte en iyi ücretli servisten biri sayılabilir.
Ücretsiz servisinde dahi diğer ücretsiz araçlara göre daha detaya giriyor ve gerçek bir analitik gösteri yapıyor. Sonuçları pdf ve excel formatı da dahil birçok şekilde alabiliyorsunuz.

Reach,exposure ve impression gibi derin analitik kavramlar hakkında veriler alabiliyorsunuz.

SosyalMedyacci’nin Notu: Sosyal Medya Pazarlama için Twitter, yayılım etkisi düşünüldüğünde facebook’u dahi geçebilir. Bu yüzden markalar twitter üzerinden kreatif kampanyalar yaparak tüketicileri etkilemeye çalışıyor. Peki gerçekten başarılılar mı? Yukarıdaki araçlar sayesinde öğrenebilirsiniz.

21 Mart 2012 Çarşamba

İçerik Pazarlama Yeni Medyayı Neden Şekillendirecek?

Geçtiğimiz günlerde Vuslat Doğan Sabancı yeni medyanın içerik üzerine şekilleneceğini belirtti. Örnek olarak da manşetlerin okurlarla birlikte atılmaya başlanmasını gösterdi. 

Gerçek olan şu ki, medya devleri dahi artık okuyucularını içerik oluşturmaya teşvik ediyor, çünkü onlar için de rekabet üst düzeyde. Bu konuya ilişkin Hürriyet’in yazarkafe servisini örnek verebiliriz.Sistem şu şekilde işliyor: Blog sahipleri, yazdıkları içerikleri yazarkafe’ye gönderiyor , böylece günlük yüzlerce ziyaretçi alan yazarkafe servisinde içeriklerinin görüntülenmesi sağlıyorlar. Editörler, içerikleri beğendikleri takdirde Hürriyet’in web sayfasında yayınlıyor ve bir win-win durumu oluşuyor. Aynı şekilde hürriyet’in, spor sayfasında futbol maçlarının hemen ardından futbolseverlerin attıkları enteresan twitlere yer verdiği gözünüze çarpıyordur. Başka birçok medya şirketi de aynı uygulamaları yavaş yavaş yapmaya başladılar. 

Peki, okuyucudan düzenin içine girerek, aktif rol alması neden bekleniyor?

1- Medyada rekabet yükseliyor, çünkü bilgi akışı çok hızlı, haberlere anlık olarak her yerden ulaşılabiliyor. Twitter’ı monitor eden bir kişi, haber ajanslarından çok daha önce bir haber hakkında bilgiye sahip olabilir. Nitekim, Whitney Houston’ın öldüğüne dair ilk bilgiyi Twitter’da bir kullanıcı paylaşmıştı. Birçok blog, muazzam okuyucu rakamlarına ulaşmaya başladı ve açılan her blog medya devlerinin pastasından küçük bir parça koparıyor.

2- Sosyal Medya ile birlikte engagement kavramı giderek önem kazanmaya başladı. Bu yüzden medya devleri okuyucularını etkileşime davet ediyor ve onlara kendi yayınlarında aktif roller veriyorlar.

3- Bilginin ve haberlerin online mecralarda oluşması ve takip edilmesi, medya şirketlerinin işini kolaylaştırıyor, çünkü internetteki bilginin maliyeti, yazılı bilginin maliyetinden çok daha düşük. İnternetteki  stok maliyet neredeyse yalnızca hosting servisiniz, bu da fazla tutmuyor.Bu yüzden medya şirketleri de kendilerini online ve sosyal mecralara transfer ediyorlar.

4- Bilgi online ortama taşındı ve bunu bir şekilde okuyucu istedi. Tüketici, medya şirketleri için okuyucu anlamına geliyor ve düşünün ki zamanla tüm müşterileriniz online ortama taşınıyor. 

Önceden reklamlar gazete, dergi gibi yazılı basın araçları ile tüketiciye ulaşıyordu. Artık reklamlar internet sitelerinin bannerlarında, pop-uplarında, haber aralarında yer alıyor. Bu reklamların para etmesi için o sitenin değerli olması lazım. O sitenin değerli olması için de sürekli güncellenen içeriğe sahip olması lazım. Sürekli güncellenen içerik sadece demirbaş yazarlar ile olmuyor, o yüzden siz, ben, Fatma, Ali, kısaca eli klavye tutan, belli bir konu hakkında bir şeyler yazabilen herkesin emeğine ihtiyaç duyuluyor.

5- Arama motoru optimizasyonu(SEO) medya şirketlerinin ihmal edemeyeceği bir durum. İlgili haberlerin arama motorunda ilk sıralarda çıkması için haber sağlayıcılara güncel ve okuyucuyu sitede tutan içerik gerekiyor. Nitekim, Google’ın bir içeriği ilk sıralarda çıkarması, o sitenin güncelleme sıklığı, sitede geçirilen ortalama süre ve Google’da indeksli sayfa sayısı gibi faktörlere bağlı.
Bu maddelerden ortaya çıkan şu ki içerik artık para ediyor. 

Doğan Grubu, bunun farkına çoktan vardı ve mükemmel bir stratejiyle okuyucuları oyunun içine dahil etmeye başladı. Amerika ve Avrupa’da bulunan birçok internet sitesi, yazarlar ve reklamverenleri buluşturan havuzlar oluşturuyor. Reklamveren (bir şirket, haber sitesi,blog vb. olabilir), hangi konu hakkında içeriğe ihtiyacı olduğunu belirtiyor ve açık ihaleye açıyor. Siteye kaydolan yazarlar ise ilgili fiyattan içerik hazırlamak için teklifi kabul ediyorlar. SEO’ya uygun içerik(içerik pazarlaması) hazırlayan yazarlar daha fazla para kazanıyor.Textbroker sitesi bu sitelerin en ünlü örneklerinden. Türkiye’de de yakın bir gelecekte örneklerini göreceğiz.

SosyalMedyacci’nin Notu: Sonuç olarak, yeni medya düzeninin, bazılarının iddia ettiği gibi yalnızca sosyal medyadan ibaret olmadığını söyleyebiliriz. İçerik ve veri, yeni medya düzeninde söz sahibi diğer unsurlar olacak. Yeni Medya Düzenini SEO, sosyal medya, içerik ve data(veri) olarak özetleyebiliriz.
Vuslat Doğan Sabancı’nın, geçtiğimiz günlerde İzmir Ticaret Borsa’sının 120. Yıl kutlamasında yeni medya düzenine ilişkin sarfettiği sözcüklerle konuyu noktalayalım. Çünkü çok şey anlatıyor:

"Bu yeni düzende her geçen gün, ‘Eskiyi çöp tenekesine atın. Yeni bir şeyler var’ anlayışı hakim oluyor. Nedir bu yeni düzen? İzmir’in yeni kapıcıları gazeteci değiller.Televizyoncu veya radyocu da değiller. Film çekmiyorlar. Ama onlar da bu yeni medya düzeninin parçası durumundalar. Çünkü kullandıkları araç, yeni medya düzeninin altyapısıdır. Çünkü hepimiz bu ortak otoyolu kullanıyoruz. İnternet denilen devasa ana caddelerde geziniyoruz. İşte bu durum, çağımız yeni medya düzeninin birinci gerçeğini anlatıyor: Hepimiz bu yeni düzenin birer aktörüyüz" 

***Not: Vuslat Sabancı, ‘’İzmir’in yeni kapıcıları’’ ile e-kapıcı sitesini kuran kişilerin marifetli bir iş yapmalarına ve yeni bir fikri yoktan var etmelerine atıf yapıyor.

20 Mart 2012 Salı

5 Büyük Şirketin Sosyal Medya Rekabet Analizi: FMCG Sektörü

Sosyal Medyayı aktif bir şekilde pazarlama aracı olarak kullanan sektörlerin başında FMCG(Hızlı Tüketim ürün grubu) geliyor. Nestle ve Pringles’ın gerçekleştirmiş olduğu sosyal medya kampanyaları en başarılı sosyal medya kampanyaları arasında yerlerini çoktan aldılar ve birçok sosyal medya kampanyasına hala ilham vermekteler.

Fortune 500’ün senelik olarak yayınladığı ve dünyanın ciro cinsinden en büyük markalarını sıraladığı listeye P&G(Procter&Gamble),Kraft Foods,PepsiCo,Nestle ve Unilever düzenli olarak dahil olur. Bunlardan Unilever ve P&G’nin- diğer markalara nazaran çok daha geniş bir yelpazede ürün sundukları için- ilk 100’deki yerleri nadiren değişir.  Peki sosyal medyayı aktif şekilde kullanan ve dünyanın en büyük şirketleri arasında yer alan bu multinasyonel firmalarının sosyal medyadaki rekabetleri ne alemde? İnceleyelim:


1- Facebook –Twitter Analizi



Yıllık gelir bakımında P&G’nin epey bir gerisinde kalan Coca-Cola ve PepsiCo, sosyal medyada bu açığını fazlasıyla kapatmış. Tabii, P&G’nin bulunduğu pazarda Reckitt&Benckiser, Henkel, Johnson&Johnson gibi ekstra rakipleri var. 

Coca Cola ve Pepsi ise FMCG sektörüne dahil olmasına rağmen, neredeyse tekelinde olan gazlı içecek alanında büyük çapta rakipleri yok. Ağırlıklı olarak tek bir ürüne odaklanmış olan cocacola ve pepsico’nun, marka bilinirliği ve fanatikliği bakımından tüm rakiplerini geçeceğini söylemek iddialı olmayacaktır.

Nitekim, brandz.com’da yer alan,dünyanın en değerli markalarının yer aldığı listede Coca-Cola 2010 yılında 67,8 milyar dolarlık değeriyle herşeyin ciro olmadığını kanıtlamış, Microsoft’un hemen ardından 5. Sırada yer almıştı.

Aşağıda 5 şirketin sosyal medya trend analizini inceleyelim: 






Twitter takipçi sayısında ve facebook like sayısında sırasıyla pepsi ve cocacola geliyor. Kraft,P&G ve  Nestle bu markaları takip ediyor.

Facebook like sayısında ise liderliği cocacola pepsinin elinden kapıyor. Nestle, Unilever ve P&G sırasıyla 3,4 ve 5. sıraları paylaşıyor.

Coca-Cola’nın facebooktaki like sayısındaki sürekli artan trend dikkat çekici. Twitter’da pepsico için de aynı durum geçerli. 
***Not: Kraft için kraft'ın corporete facebook hesabı değil, genel olarak yemek tariflerinin paylaşıldığı kraft recipes hesabı dikkate alınmıştır.

2- Sentiment Analizi

Sentiment analizini düşünce madenciliği olarak adlandırabiliriz. Online ortamlarda hakkınızda geçenlerin yani mentionların, pozitif, negatif ve nötr diye ayrıştırılması.Aşağıda socialmention’ın yaptığı sentiment analizini görmeden önce socialmention’un gösterdiği sonuçlardaki terimlerin anlamına yeniden göz atalım.
   
     Strength    : Markanızın sosyal medyada bahsedilme şiddetini gösterir. (Nasıl hesaplandığına dair formülü socialmention'dan bulabilirsiniz.)

Sentiment : Pozitif olan yorumların negatif olan yorumlara oranını gösterir.

Passion     : Markanızdan farklı kişiler bahsediyorsa passion oranı düşük örn ; %20, belirli bir grup ya da birkaç kişi bahsediyorsa passion oranı yüksek olur. Örn; %55.

Reach       : Markanızın sosyal medyadaki etki ve yayılım alanını gösterir ve şu şekilde hesaplanır. Markanızı referans gösteren farklı kişiler / Mentionların toplam sayısı


Aşağıdaki sonuçlar socialmention’un açıklamasına göre; kısa bir süre içindeki dataları göstermektedir. Bundan ötürü genel bir izlenim için daha detaylı araçlar gerekse de aşağıdaki sonuçlar ipucu sağlayabilir. Aşağıda socialmention'un sonuçları var. Socialmention sitesinde yaptığı açıklamaya göre; Twitter, Facebook ve Digg gibi 100'ün üzerindeki sosyal ağ için inceleme yapıyor.


























Sonuçlara göre coca cola'dan 12 saniyede bir, p&g'den 14 saniyede bir ve pepsi'den 19 saniyede bir bahsediliyor, bu iki şirketi 19 saniye ile pepsi takip ediyor. Bu durumda sosyal ortamlarda en ünlü iki şirketin coca cola ve p&g olduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca Coca-Cola sentimentteki 11:1'lik oranı ile diğer şirketlerin bir adım önünde.

3- Topsy Sonuçları(Son 30 günlük veri)

Aşağıdaki sonuçlar topsy sitesinden alınan datalarla oluşturulmuştur ve socialmention ile paralelellik göstermektedir.Sonuçlara göre coca cola ve pepsinin sosyal medyadaki ünlerinin bu 5 marka arasında ilk üçte yer aldıklarını söylemek mümkün. Sonuçlara bakalım;


SosyalMedyacci'nin Notu: Yukarıdaki sonuçlar standart sapmaları, hata paylarını barındırmamaktadır. Tamamen gerçekçi bir sonuç için bu dataları temizlemek gerekse de coca cola ve pepsi'nin sosyal medyada diğer şirketlerden çok daha ünlü olduğunu söyleyebiliriz. Bu iki şirketi p&g takip ediyor. Bu markalar sosyal medya sayesinde rakiplerine nazaran çok daha geniş kitlelere sesleniyor ve müşteri sadakati sağlıyorlar. Kampanyalarını sosyal medya ile daha geniş kitlelere duyuruyor, cirolarını genişletiyorlar. 


Bu arada, topsy sonuçlarını inceleyebilirsiniz.